Şemalar çocukluktan beri süregelen yaşam deneyimlerimizle gelişir. Bu şemalar, dünyayı anlamlandırma ve onunla baş etme biçimlerimizi belirler. Üstelik yaşam boyu tekrarlayan örüntülere neden olur. Şema kimyası ise olumsuz şemaları destekleyen partnerler bulma eğilimine yol açar. Bu yüzden kişi bu kısırdöngüden kolay kolay kurtulamaz. Bu durum hayatının hemen tüm alanlarını olumsuz etkiler. Üstelik başka psikolojik sorunlara da zemin hazırlar.
Şema kimyası kendini genellikle ilk görüşte “aşık olma, elektrik alma veya ani çekilme” şeklinde gösterir. Bu çekimin sebebi, kişinin yaşam deneyimlerinde değersizlik, yetersizlik, terk edilme gibi olumsuz şemalarını doğrulama eğilimidir. Örneğin kişi değersizlik şemasını doğrulayacak, ona bu tanıdık hissi yaşatacak kişilere daha yoğun çekim hissederse değersiz olduğu inancını pekiştirir. Dolayısıyla bu ilişki biçiminden sağlıklı, kişinin istek ve ihtiyaçlarının karşılandığı bir ilişki yaşanma ihtimali oldukça düşüktür.
Şema Kimyası Karşısında Bireysel Terapinin Önemi
Bu durumun değişmesi, kişinin öncelikle kendi şemalarını fark etmesiyle mümkündür. Bu durumun yaşamsal kaynaklarını belirlemek ve kendi ihtiyaçlarını karşılamayı öğrenmek bu konuda en önemli adımlardır. Aksi takdirde, kişi kendisini sürekli tekrarlayan sağlıksız ilişkiler içinde bulur. Bu şemaların fark edilmesi ise kişiye önce kendini tanıma fırsatı sunar. Bu sayede kişi sağlıklı sınırların yer aldığı ve ihtiyaçlarını karşılayan düzgün ilişkiler kurma imkanı elde eder. Daha başarılı sonuçlar için ise bireysel terapi desteği büyük fayda sağlar.
